28 Kasım 2016 Pazartesi

KUZALAN TABİAT PARKI /MAVİ GÖL


Giresun Dereli-Şebinkarahisar yolu üzerinden gidilen tabiat parkının güzelligini anlatmak zor çünkü zamansız gidince az kalsın soğuktan donuyordum 😊 o sebeple görebildiklerimi anlatayım.parkın içinde bulunan Kuzalan Şelalesi doğal yolla oluşmuş.buradaki selalelerin travertenli yapısı var.normalde olanın aksine orman içinde bulunan travertenler nadirmiş.yani Pamukkale deki traverten yapıya benzer bi yapısı var ama bu ormanlık alan içinde.




 2013 yılında tabiat parkı ilan edilmiş.parkın nerdeyse tamamında çok düzgün yürüyüş yolları ve seyir terasları var.hayatımda gördügüm en büyük şimşir ağaçları da burda


.

park sınırları icinde 2 tane şimşir ormanından başka bir ahşap degirmen de var.bi de mağara varmış,ben görmedim.







Gelelim asıl buralara gelme sebebimize.Tabiat parkının içinde doğal sodalı ve kükürtlü sular var.bunlar adını renginden alan MAVİ GÖL ü olusturuyor.gölün rengi gerçekten fotoğraflarda gördügünüz gibi turkuvaz 




siz yine de gölü park sınırları içinde aramayın,karayolunun üstünde eğer düzeltmemişlerse küçücük bir levha göreceksiniz,o levhayı görünce çekin arabayı kenara banketlerin üstünden atlayın,aşağıya dogru inen patika gibi yolu da gölü de göreceksiniz.güzel şeyler görmek kolay değil tabi :)











27 Kasım 2016 Pazar

TRABZON AYASOFYA MÜZESİ

















    

  Adı "kutsal bilgelik"anlamına gelen Ayasofya 1204 yılında Trabzon imparatorluğunu kuran Komnenos ailesinden Kral 1.Manuel tarafından yaptırılmış.1461 de Fatih trabzonu fethinden sonra kilise olarak kullanılmaya devam etmiş1584 de cami yapılmaya karar verilmiş.ama çilesi bitmemiş.uzun süre ibadete kapalı tutulan yapı  1.dünya savasında rus askerler tarafından depo ve askeri hastane olarak kullanılmış.savaş sonrasında Edinburg üniversitesi 1960 yılında freskleri temizleyip vakıflar genel müdürlüğü de restore edince 1964 de müze olmuş.bitmiş miii??bitmemiş 28 HAZİRAN 2013 de Trabzon da hiç!! cami kalmamış olduğundan Fresklerinin üstü cuvalımsı bezlerle örtülerek yeniden cami olarak ibadete açılmışdı.52 yıl boyunca müze olan yapıda edilemeyen ibadet günümüzde kesintisiz devam etmektedir.


 








26 Kasım 2016 Cumartesi

SANTA (DUMANLI) HARABELERİ



Açıkcası yola çıkarken değer mi?diye düşündüğümüz SANTA umduğumuzdan çok başka çıkarak bizi şaşırttı.Giderken bir kilise ve birkaç yıkık ev görmeyi bekliyorduk ama SANTA kocaman bir kasaba.Piştoflu,Binatlı,İşhanlı,Terzili,Çakallı,Zurnacılı ve Sincanlı-Kozlu olmak üzere 7 mahallesi var.yüzlerce ev ayakta kalmış,neredeyse bütün mahallelerin kilisesi ve çeşmesi var.










şimdi SANTA HARABELERİ olan bu yer ortaçağlarda madenlerin işletilmesi için kurulmuş,yerleşim yerinin kurulması daha eski de olabilir.madenci kasabası olarak bilinirmiş.demir, kurşun ve gümüş madenleri işletilirmiş.bu sebeple demircilik ve gümüşcülük önemli bir sanat dalı olmuş,böylece bölge cok gelişmiş. konuşulan dil Türkçe olsa da yoğun olarak Ortodox Hristiyan (Rum) vatandaşlar yaşarmış.1923 de ki nüfus mübadelesiyle Trabzon daki hemen her yer gibi burası da boşaltılmış.







fotoğraflarda çok gösteremediğim ama görseniz hayran olacağınız bir güzelliği var.mahallelerin her biri teraslar halinde yapılmış gibi.bütün yerleşim alanı yığma taşlarla çevrilmiş.zamanında ne kadar zengin bir yer olduğunu sırf o dizili taşlara bakıp anlayabilirsiniz.









hep aynı kiliseyi farklı yerlerden çektim zannetmeyin bir büyük hariç 4 ya da 5 kilise gördük hepsinin mimarisi birebir aynıydı.tamamı ayakta olan tek kilise kapalı.açık olanlarda koyunlar duruyor zaten.kapalı olana da tabiki girdik buyrun burda;











yapıların güzelliğinin yanında yerleşim yerinin dingin güzelliğini görebilesiniz diye küçük bir video 👇


nasıl gidileceğine gelince yol tarif etmek benim için tam bir muamma olsa da TRABZON-ARSİN yolu üzerinde SANTA HARABELERİ  tabelasını gördünüz mü?girin ordan içeriye yol boyu hiç başka bir yöne sapmadan dereyi takip edin dere sizi hemen hemen yerleşim yerine kadar götürecek.tekrar söylemekte fayda var bence Santa cok büyük bir alan bütün mahalleleri görmek isterseniz 👇 tabelanın bulunduğu köprüden hem sola hem sağa gitmelisiniz.sol tarafta küçük bir köyün içinde  2 kilise var.diğer evler yaylacılar tarafından kullanılıyor zaten.sağ taraftan gittiğinizde yol boyunca irili ufaklı yapılar var.







bizim gibi yol boyunca etraftaki küçük şelalelerin,derenin,ağaçların güzelliğine kapılıp akşam saatine kalmayın :)diğer fotoğraflar da 👇